Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, AK Parti’nin 7 Ekim’de genel kongre yapacağını belirterek, “İnşallah lokal seçimlere gideceğiz. Orda da inanıyorum ki nasıl genel seçimlerde nasıl halkımız bize güç verdiyse herkesin karnesini en hoş biçimde, vicdanı ve aklıyla kıymetlendirecek ve gerekli karşılığı sandıkta verecektir.” dedi.
Yılmaz, AK Parti Gaziantep Vilayet Başkanlığı’nı ziyaret ederek, partililerle yaptığı buluşmada, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki zelzelelerin etkilediği Nurdağı ve İslahiye ilçesindeki çalışmaları incelediğini söyledi.
Yılmaz, Gaziantep’in özel, teşebbüsçü, cazibe merkezi, birliği, beraberliği, kardeşliği ve tarihi bedelleriyle örnek vilayet olduğunu söz eti.
Çok değerli bir devirden geçildiğini aktaran Yılmaz, Suriye’deki iç savaş, Ukrayna- Rusya savaşı ve Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların meydana geldiği güçlü bir sürecin yaşandığını anımsattı. Yılmaz, şöyle konuştu:
“Bütün bu zorluklara karşın Türkiye çok şükür istikrar adası üzere istikrarını, inancını devam ettiriyor, yoluna devam ediyor. Bunda tabi AK Parti’nin ve kurucu başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çok büyük emeği ve imzası var. Son vakitlerde da elbette Cumhur İttifakı ile oluşturduğumuz siyasi, itimat, istikrar ikliminin de tesiri var. Bu kadar olumsuzluğun dünyada, bölgemizde yaşandığı bir periyotta bir de Türkiye’de liderlik, siyasi iktidar eksikliği olsaydı şu anda nasıl bir durumda olurduk takdire bırakıyorum. Tabi sıkıntılarımız var, kahırlar yaşıyoruz ancak bunların hiçbiri aşılamayacak, üstesinden gelinemeyecek meseleler değil kâfi ki yanlışsız bildiğimiz siyasetleri uygulamaya devam edelim. Biz de bunu yapmaya çalışıyoruz.”
“Yüksek gelirli ülkeler liginin de eşiğindeyiz”
Zelzele bölgesi başta olmak üzere son seçimlerde AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a verilen takviyeden ötürü teşekkür eden Yılmaz, verilen takviyeyle Türkiye Yüzyılı’nın başladığını lisana getirdi.
Yılmaz, Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Türkiye’nin argümanlı gayelere yürüyeceğinin altını çizerek, şöyle devam etti:
“Türkiye bu yüzyıllık birikimi üzerine daha yeni maksatlar koyan, teknolojiden kurumsal gelişmelere, altyapıdan üstü yapıya, insan kaynağına etraftan toplumsal yaşama, dış bağlantılara varıncaya kadar inşallah daha farklı bir Türkiye göreceğiz. Yaptıklarımızla son 20 yılda Türkiye’yi dünyada alt orta gelir liginden üst orta gelir ligine kadar çıkardık. Yüksek gelirli ülkeler liginin de eşiğindeyiz. Münasebetiyle önümüzdeki 5 yıllık süreç yüksek gelir ligine çıkacağımız bir süreç olacak. İnsani kalkınma manasında da en yüksek insani kalkınmışlık vasfımızı daha da pekiştireceğiz. Bu perspektifle gittiğimizde dünyada da çok daha tesirli bir güç olarak Türkiye yerini alacak, bölgesinde ve dünyada aktör pozisyonunu daha da kuvvetlendirecek. Onun için birliğimiz, beraberliğimiz, kararlılığımız, istikrarımız çok ve hepsi de çok şükür mevcut. Bütün bu istikrarda, inanç ortamında partimizin büyük bir katkısı var.”
“7 Ekim’de partimizin genel kongresini yapacağız”
AK Parti’nin kolay parti olmadığını vurgulayan Yılmaz, AK Parti’nin hareket, zihniyet, toplumsal sosyolojik tabana sahip farklı bir yaklaşım olduğunu anlattı.
Yerel seçimlerin yaklaştığına dikkati çeken Yılmaz, kelamlarını şöyle tamamladı:
“AK Parti belediyeciliği samimi bir belediyeciliktir, gösteriş, reklam, tanıtım, şöhret belediyeciliği değil. Belediyecilik yaparken öbür yerlere gözünü dikip öbür maksatların peşinde koşma halinde bir belediyecilik de değil. Seçimde kelam verip onları unutup öteki konulardan toplumun gözünü boyama belediyeciliği de değildir. AK Parti belediyeciliği samimi belediyecilik, hizmete odaklı, vatandaşın kederiyle dertlenen, vatandaşla iç içe olan bir belediyeciliktir. Bunu daha güçlü formda inşallah önümüzdeki seçimlerde yansıtacağız. 7 Ekim’de partimizin genel kongresini yapacağız. İnşallah lokal seçimlere gideceğiz. Orda da inanıyorum ki nasıl genel seçimlerde nasıl halkımız bize güç verdiyse herkesin karnesini en hoş biçimde, vicdanı ve aklıyla kıymetlendirecek ve gerekli karşılığı sandıkta verecektir. Gerçek belediyecilik yapanlarla gösteri yapanları, reklam peşinde koşanları, diğer amaçlar için belediyeleri araç olarak kullananları pek güzel ayırt edeceğine inanıyorum.”
