Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, Polonya’nın Rusya ile savaşında Ukrayna’yı daima destekleyeceğini lakin Varşova’nın ulusal çıkarlarını müdafaası gerektiği konusunda Kiev’den anlayış beklediğini bildirdi.
Duda, haftalık “Sieci” mecmuasına verdiği demeçte, Polonya’nın hem kendi iç pazarını hem de Avrupa Birliği (AB) pazarını korumakla yükümlü olduğunu belirtti.
Varşova’nın, Avrupa Komitesi’nin aldığı karar doğrultusunda 15 Eylül’den itibaren Ukrayna’dan Polonya’ya tahıl ihracatına uygulanan ambargonun kaldırılmasına karşı olup olmadığı sorusu üzerine Duda, Polonya hükümetinin Ukrayna’nın tarım eserlerine yönelik ithalat yasağını uzatacağını kaydetti.
Duda, “Ukrayna’nın Rus saldırganlığına karşı savunmasını dengeli halde desteklediğimiz aşikardır lakin bizim en değerli yükümlülüğümüz, Polonya’nın çıkarlarını korumaktır. Hasebiyle iç pazarın ve AB pazarının savunulmasıdır. Devletler ortasındaki alanda tarihi gerçekleri kabul etmek de bizim çıkarımıza olacaktır.” tabirlerini kullandı.
Duda’nın Dış Siyaset Başdanışmanı Marcin Przydacz’ın “Kiev’in Varşova’dan aldığı yardımın değerini bilmediği” istikametindeki açıklamaları üzerine Duda, şunları kaydetti:
“Burada Ukraynalı dostlarımızın her gün medyada ‘Teşekkür ederim, teşekkür ederim, teşekkür ederim.’ demelerinin gerektiği kastedilmedi. Bunu sıradan insanlardan çok sık duyuyoruz ve çok takdir ediyoruz lakin Ukraynalı yetkililerden, kendi çıkarlarımız ve yükümlülüklerimiz de dahil olmak üzere kimi mevzularda anlayış bekliyoruz.”
Ukrayna ile yaşanan diplomatik kriz
Polonya’nın Kiev Büyükelçisi Bartosz Cichowski, 1 Ağustos’ta Przydacz’ın “Ukrayna’nın, Polonya’dan aldığı takviye için daha fazla minnettarlık göstermesi gerektiği” tarafındaki yorumları üzerine Ukrayna Dışişleri Bakanlığına çağrılmıştı.
Polonya Dışişleri Bakanlığı da Ukrayna’nın Varşova Büyükelçisi’ni çağırmış ve duruma reaksiyon göstermişti.
Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki de toplumsal medya paylaşımda, “Rusya’nın Ukrayna’yı işgal ettiği gün, Kiev’de tek kalan temsilci olan Polonya Büyükelçisi’nin Ukrayna Dışişleri Bakanlığına çağrılması asla gerçekleşmemeliydi.” tabirini kullanmıştı.
