AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, İsveç’te Kur’an-ı Kerim’e yapılan hücuma sessiz kalanlara reaksiyon göstererek, “Siz inanç özgürlüğüne saldırıyı koruyarak aslında hak ve temel özgürlüklere saldırıyorsunuz. Hak ve özgürlüklere saldırıyı korumuş oluyorsunuz.” dedi.
Memleketi Erzurum’un Oltu ilçesinde partililerle bayramlaşma programına katılan Ala, burada yaptığı konuşmada, hemşehrilerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını getirdiğini söyledi.
Kurban Bayramı’nın tüm insanlığa huzur ve barış getirmesi temennisinde bulunan Ala, Türkiye’ye komşu ülkeler başta olmak üzere birçok ülke insanın da buna muhtaçlığı olduğunu söyledi.
Ala, Türkiye’nin kendi bölgesinde ve dünya genelinde askeri manada güçlü bir ülke pozisyonuna geldiğini kaydetti.
Seçimlerden sonra Azerbaycan’a yapılan ziyaretlerdeki anılarından bahseden Ala, şöyle konuştu:
“İşgal yıllarında Azerbaycan, Türkiye’den tahliye helikopteri istediğini merhum Muhsin Yazıcıoğlu televizyonlarda bahsetmişti. Allah gani gani rahmet eylesin. Memleketine sevdalı bir kişiydi. Türkiye Büyük Millet Meclisinden bir heyetle Azerbaycan’a gidiyorlar. O vakit devlet lideri merhum Elçibey ile görüşmeler yaptıktan sonra oradan ayrılırken, Yazıcıoğlu, ‘Bizden bir isteğiniz var mı?’ diye sorunca Elçibey, ‘Oradaki kardeşlerimizi, vatandaşlarımızı tahliye etmek için Türkiye’den iki tahliye helikopteri istedik. Türkiye bunu bize gönderemedi. Onun için yolunuz açık olsun, tüm Türkiye’ye selam söyleyin. Biz Türkiye’den bir şey istemiyoruz. Canınızın sağlığı’ diyor. Bunu içi acıyarak anlatırsınız. O devirler iki tahliye helikopteri gönderemeyen Türkiye’den, 30 yıl sonra işgal altındaki Şuşa’yı kurtarmak için ne lazımsa o kadar materyal gönderen bir Türkiye haline geldik.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın milletten aldığı güçle, istikrarı sağladığını belirten Ala, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Hep birlikte bunu başardık. Onun için birinci koşulumuz irade, ikinci koşulumuz da iradeyi yere düşürmeyen bir irade. Kıymetli kardeşlerim yönetici, başkan ardında milletini hissederse yol alır. Bütün dağları aşar. Kâfi ki ardında güç olsun, milleti dursun. Lakin milleti ardındayken de en ufak bir sorunla karşılaştığında millet iradesini masada bırakıp gidenlerden de hiçbir vakit olmadık bundan sonra da olmayız, olmayacağız.”
“Bu bir hak değil, bu bir özgürlük değil”
Ala, İsveç’te Kur’an-ı Kerim’e yapılan saldırıyı da bir kere daha kınayarak, bunu yapanların meczup olduğunu söyledi.
Bu olayın, İsveç’in NATO üyeliği için Türkiye ile yaptığı müzakere sürecinde yaşanmasına dikkati çeken Ala, şunları kaydetti:
“Bunu yapan meczup biri, aklı başında olsa onu yapmaz. Kur’an-ı Kerim bizim ruhumuzdur, o bizim inancımızdır, bizim her şeyimiz ona feda olsun. Pahalı kardeşlerim biz, onun için asırlarca gayret etmiş bir milletiz. Bu menfur akına karşı en fazla yansıyı tekrar Türkiye vermiştir. Cumhurbaşkanı’mız ve bu millet vermiştir. Bu asla bir fikir özgürlüğü değil. Bu bir hak değil, bu bir özgürlük değil. Yani bir kutsal kitabı yakmak hak değildir, bir özgürlük değildir, bir insanlık değildir. Bu bir hücumdur, bu bir nefret kabahatidir.”
Ala, saldırıyı yapanları koruyanların yanlış yolda olduklarını söyledi.
İnsan hak ve temel özgürlüklerine yapılan akının korunamayacağını vurgulayan Ala, şöyle devam etti:
“Siz inanç özgürlüğüne saldırıyı koruyarak aslında hak ve temel özgürlüklere saldırıyorsunuz. Hak ve özgürlüklere saldırıyı korumuş oluyorsunuz. Sizin misyonunuz, sizin işiniz oradaki her dinin cemaatine mensup, her dine mensup insanların inançlarını korumaktır. Her türlü taarruza karşı korumaktır. Lakin siz oradaki Müslümanların inancının kitabına, imanlarının temeline saldıranı korunuyorsunuz. Bunun akılla, insan haklarıyla, vicdanla alakası yoktur. O bakımdan biz oralarda ne yapması gerektiğini anlatmayı biliyoruz, anlatıyoruz da, merak etmeyin. Bu hususlarda da en güçlü sesi çıkan bölge Türkiye olacaktır.”
Konuşmalarından akabinde Ala, Vilayet Lideri İbrahim Küçükoğlu, AK Parti Erzurum Milletvekili Mehmet Emin Öz ve beraberindekilerle partililerle bayramlaştı.
