Irak’ın başşehri Bağdat’ın doğusunda ırmak kıyısında derme çatma konutlarda yaşayan aileler, geçimlerini manda yetiştiriciliği yaparak sağlıyor.
Bağdat’ın doğusunda yer alan Fuzayliye bölgesinde, Diyala Irmağı kıyısındaki derme çatma meskenlerde makûs etraf şartlarında onlarca aile yaşıyor. Çöp yığınlarının başını alıp gittiği bu bölge manda yetiştiriciliğiyle biliniyor.
Buradaki çocuklar erken yaşta manda sağma ve gütme işini öğreniyor. Çocukların güttüğü mandaların yazın çeşitli hastalıklara maruz kalma riski de bulunuyor.
Hükümet ve belediye ise tek gelir kaynağı manda yetiştiriciliği olan bu aileleri kaçak olarak yaptıkları konutlarını dağıtmakla tehdit ediyor.
Onlarca mandası bulunan 5 çocuk sahibi Basim Abu Abbas, manda yetiştiriciliğinin geleceği hakkında AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Belediyenin konutlarını ve mandalar için oluşturdukları yuvaları yıkmaya çalıştığını söz eden Abu Abbas, manda yetiştiriciliğinin makus etraf şartları ve hükümet siyasetlerinden ötürü Irak’ta gitgide azaldığını söyledi.
“Irak’ta manda yetiştiriciliği çok yorucu bir meslek.” diyen Basim Abu Abbas, şöyle devam etti:
“Hükümet peşimizi bırakmıyor. Tüccarlar yerlerimize göz dikmiş. Elverişsiz şartlarda yapmaya çalıştığımız manda yetiştiriciliğinin hiçbir geleceği kalmadı. Manda yetiştiren birçok kişi bu işi bırakmak zorunda kaldı.”
Yazın bilhassa küçük yaştaki mandaların hastalığa yakalanarak öldüğünü aktaran Abu Abbas, “Manda suda kalmayı seven bir hayvan, suyun azalması da manda yetiştiriciliğini etkiliyor. Mandaların sütünden elde ettiğimiz gelirlerle geçiniyoruz.” dedi.
“Dünyaya gözlerimi açınca mandaları gördüm”
Manda yetiştiriciliği yapan bir öteki ailenin büyük oğlu 23 yaşındaki Talib Abdullatif, bu işi sürdürmek için okulu terk etmeyi göze almış.
İlkokul mezunu Abdullatif, atalarından devraldığı bu mesleği büyük şevkle yapıyor.
Her gün ortalama 4 saat uyuyabildiğini söyleyen Iraklı genç, tıpkı alanda yaşadığı mandalarla özel bir bağlantısı lisanı geliştirdiğini belirtti.
Abdullatif, “Dünyaya gözlerimi açınca mandaları gördüm ve hayatımın değerli bir kesimi oldular. Günümün kıymetli kısmı mandalarla geçiyor. Hükümet müsaade vermediği için göçebe hayatı yaşıyoruz. Nerede su varsa biz oradayız. Mandaları günde sabah ve akşam olarak iki defa sağarız. Elde edilen sütü de satarız yahut yoğurt yapar satarız.” diye konuştu.
Irak’ta manda yetiştiriciliğinin geleceğinin pek parlak olmadığını lisana getiren Abdullatif, manda fiyatlarının arttığını, yem konusunda da badire çektiklerini tabir etti.
