ADALET Bakanı Yılmaz Tunç, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’ne bağlı Mali Aksiyon Gücü (FATF) tarafından kara para aklama ve terörizmin finansmanının engellenmesinde yetersiz kaldığı gerekçesiyle gri listeye alınan Türkiye’nin, değerli düzenlemeler yaptığını söyledi. Tunç, “Ben kısa mühlet içerisinde Türkiye’nin hak etmediği gri listeden hızla çıkacağına inanıyorum” dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, DHA’ya yaptığı açıklamada, FATF tarafından Türkiye’nin, 40 FATF standardının 39’una uyumlu olduğuna ait paylaşılan raporu hatırlatarak, Türkiye’nin artık ‘gri’ listeden çıkacağına inandıklarını söyledi. Bakan Tunç, “‘Mali Hareket Vazife Gücü’ dediğimiz FAFT’ın 2020 yılında eksiklikler konusunda tespiti olmuştu. Kara paranın aklanması cürmü, terörün finansmanı hatası, dernekler kanunu ve ilgili mevzuatlarda değerli değişiklikler yaptık. Mali Hareket Vazife Gücü’nün eksiklik tespit ettiği konularda mevzuat eksikliklerinin tamamını yerine getirdik. Mali Hareket Misyon Gücü de bunu kabul ediyor. Mevzuat manasında ‘Türkiye’nin, bir eksiği yok bunu tespit ettik’ diyor. Uygulama manasında birtakım tespitleri var. Uygulama noktasında da bilhassa son aylarda gerçekleştirilen operasyonlarla değerli ilerlemeler sağlanmaya başlandı. İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Hazine Bakanlığı, MASAK ve Adalet Bakanlığımız hoş bir uyumla bu çalışmaları yürütüyorlar. Ben kısa müddet içerisinde Türkiye’nin hak etmediği ‘gri’ listeden hızla çıkacağına inanıyorum. Türkiye bilhassa kara paranın aklanması cürmü ve terörün finansmanı hatası konusunda bu cürümlerin önlenmesi konusunda çok hassas. Bu mevzuda kararlıyız. Tahminen soruşturma ve müsadere kararlarına ait sayısal sayıları ortaya koyarak geldiğimiz mesafeyi açıklarız” diye konuştu.
‘DEPREM DAVALARI AÇILMAYA DEVAM EDİYOR’Bakan Tunç, 11 ili etkileyen zelzele felaketinin akabinde yıkılan binalarla ilgili soruşturmaların sürdüğünü söyleyerek, “Şu anda cezaevlerinde zelzeleden ötürü binalarının yıkılmasından sorumlu tutulan 351 tutuklu var. 642 de isimli denetimle özgür bırakılmış olan var. Davalar peyder peyder açılmaya devam ediyor. Soruşturma müddetinin biraz vakit almasının sebebi alınan örnekler toplandıktan sonra bilir bireylere verildi. Bilir bireyler rapor hazırlayacak. Bu raporlar doğrultusunda binaların yıkılmasıyla ilgili olarak sorumlular tespit edildiğinde ona nazaran davalar açılacak, tutuklamalar ya da özgür bırakmalar ona nazaran karar verilecek” dedi.’20 YENİ YÖNETİM MAHKEMESİ KURULDU’Bakan Tunç, sarsıntı bölgesinde şu ana kadar Yargıçlar Savcılar Kurulu tarafından 20 yeni yönetim mahkeme kurulduğunu söyleyerek, “9’nu yeni atamalarla faaliyete geçirdik. Hatay’da yönetim mahkeme sayısı 2’ den 4’e çıktı. 2 yeni mahkeme kurduk. Kahramanmaraş’ta 1’den 3, Adıyaman’da 1’den 2’ye, Malatya’da 2’den 3’e, Urfa’da 2’den 3’e, Antep’te 3’ten 4’e, Osmaniye’de birinci kere yönetim mahkemesi kuruldu. Yeni planladıklarımız var. 11 yeni mahkemeyi de muhtaçlığa nazaran Yargıçlar Savcılar Konseyimizin aldığı karar doğrultusunda faaliyete geçireceğiz. Bölgede ağır hasar gören 15 adliye ile ilgili üretim sürecini başlattık. 11 cezaevimiz ağır hasarlıydı. Oradaki 12 bin mahkumu öbür yerlere naklettik. Kısa müddet içerisinde hem adliyelerimiz, hem cezaevlerimizi, hem adliye lojman muhtaçlıklarını gidermemiz gerekiyor. Bunun için TOKİ ile iş birliğimiz var” diye konuştu.FETÖ DAVALARINDA SON DURUMFETÖ ile gayret konusunda yapılan çalışmaların devam ettiğini belirten Bakan Tunç, “Bu gayrette 693 bin 162 şahsa isimli süreç yapılmıştı. Şu anda devam eden 67 bin 893 soruşturma var, 26 bin 667 devam eden dava var. Şu ana kadar 253 bin 754 kişi hakkında karar verildi. 122 bin 632 mahkumiyet kararı verildi. 97 bin 139 beraat, 27 bin 98 kararın açıklanması geri bırakılması, 6 bin 885 de öteki kararlar. Şu anda cezaevlerinde 15 bin 539 hükümlü ve tutuklu var. Bunun 12 bin 108’i hükümlü, 2 bin 605 karar özlü, 826’sı da tutuklu. 185 bin 649 da isimli denetim. Toplamda 30 bin 672 kişi hakkında yakalama kararı var. 289 fiili darbe davası açıldı, yargılandılar. Bunların tamamı bitti. 265’i Yargıtay kademesine getirildi. 166’sı onandı, 47’si bozuldu, tekrar görülmeye devam ediyor. 42’si de Yargıtay’da görüşülmesi devam ediyor. 10’u istinafta, 29’u da bozma sonrası birinci derece mahkemesinde devam ediyor. Bu fiili darbe davalarında toplamda 289 davada 4 bin 891 mahkumiyet kararı çıktı. 1634 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet kararı verildi. 1366 kişi hakkında müebbet cezası, 1891 kişi hakkında da vadeli mahpus cezası verildi. 2 bin 870 kişi hakkında beraat, 964 kişi hakkında da ceza verilmemesine karar verildi. Ceza alanlardan büyük kısmına de şehit sayısı kadar ceza verildi.”‘İSVEÇ’TEN 28 İADE TALEBİNDE BULUNDUK’Bakan Tunç, FETÖ konusunda dünya ülkelerinden, ‘iade’ taleplerine ait de “Hem iade hem kırmızı bülten, istinabe taleplerimiz oldu. 3 Temmuz prestijiyle; isimli makamlardan Adalet Bakanlığı’na gönderilen iade talepleri 2 bin 100. 112 ülkeye bin 269 kişi hakkında 1387 iade talebinde bulunmuştuk. Bu taleplerden maalesef 3 tanesi kabul edildi. 2 tanesi Romanya, 1 tanesi Cezayir, 374 talebimiz de reddedildi. Bugüne kadar İsveç’ten 28 iade talebinde bulunduk. Bunlardan 22 tanesi reddedildi. 2 bin 200 kırmızı bülten talebinden ise şu ana kadar kabul edilen bir talep olmadı. İsimli yardımlaşma konusunda da şu ana kadar 24 talep yerine getirildi” dedi.’19 BİN KİŞİ CEZAEVİNE GERİ DÖNECEK’Covit-19 salgını sürecinde açık cezaevinde çıkan kararlarla ilgili yasal düzenlemenin hayata geçtiğini hatırlatan Bakan Tunç, “Covid -19 müsaadesinden yararlanan 116 bin kişi var şu anda. Meclisin son yaptığı düzenleme doğrultusunda kontrol özgürlüğüne 5 yıl kalanlar cezaevlerine geri dönmeyecekler, 5 yıldan fazla olanlar yani yüksek cezası olanlar kalan cezalarını çekmek üzere tekrar cezaevine geri dönmek durumunda kalacaklar. Geri dönecekler toplamda 19 bin kişi” dedi.
Yürürlüğe giren yasal düzenleme ile kapalı cezaevlerinde bulunan ve açık cezaevlerine geçme hakları olanların, 3 yıl evvel açık cezaevlerine çıkacaklarını belirten Bakan Tunç, “Açık cezaevinden de kontrollü özgürlük haklarının müddeti dolduğunda ki burada da en az 3 ay açık cezaevinde kalması gerekiyor. Dolayısıyla kapalıdakiler de 3 yıl erken açık cezaevine çıkmış olacaklar. Açık cezaevinde mühletini doldurduktan sonra da 3 yıl kontrollü özgürlük hakkından yararlanmış olacak” dedi.
