Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun yıl dönümü Ankara’da kutlandı
ÇİN Halk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 74’üncü yılı Ankara’da düzenlenen resepsiyon ile kutlandı.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 74’üncü yılı nedeniyle Ankara’da bir otelde resepsiyon düzenlendi. Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Liu Shaobin’in konut sahipliğinde düzenlenen resepsiyona Dışişleri Bakan Yardımcısı Burak Akçapar’ın yanı sıra çok sayıda yabancı misyon temsilcisi ve davetli katıldı. İki ülkenin ulusal marşları ile başlayan programda, klasik kıyafetleriyle katılan davetliler, renkli manzaralar oluşturdu. Büyükelçi Shaobin, insanlık için daha yeterli bir gelecek yaratmaya hazır olduklarını belirterek, “Tüm insanlık için barış, kalkınma, eşitlik, adalet, demokrasi ve özgürlük üzere ortak pahaları teşvik etmek için Türkiye dahil tüm ülkelerle el ele vererek insanlık için ortak geleceğe sahip bir baht topluluğu inşa etmeye ve tüm insanlık için daha düzgün bir gelecek yaratmaya hazırız. Çin ve Türkiye her ikisi de esaslı medeniyetlere sahip bir ülkedir. İki medeniyet antik İpek Yolu üzerinde birbirlerini tanımışlar ve insan medeniyetinin gelişmesine olumlu katkılarda bulunmuşlardır. Cin ve Türkiye ortasındaki diplomatik bağlar 52 yıl öncesine dayanmakta olup iki ülkenin münasebetleri harika bir süreç yaşamış ve çok istikametli yeni bir gelişme evresine girmiştir” dedi.
Bakan Yardımcısı Akçapar, Türkiye-Çin bağlantılarına ait, “Türkiye-Çin alakaları Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Çin Devlet Lideri Sayın Şi Cinping’in sergiledikleri güçlü liderlik temelinde gelişmeye devam etmektedir. Türkiye çok boyut dış siyaseti çerçevesinde Çin’le bağlarına her vakit kıymet atfetmiştir. Çin, kadim bir medeniyetin temsilcisi olan kalkınma ve bilişim alanlarında kıymetli atılımlar yaparak bugün dünyanın en kıymetli merkezleri ortasına yine girmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti global bir güç olarak çok kutuplu dünya sahnesinde yerini aldı. Bu bağlamda Türkiye-Çin ilgileri eski kıta olarak kabul edilen geniş bir coğrafyada siyasi, ekonomik ve beşeri istikrar ile güvenlik bakımından giderek artan bir değer taşımakta. Gerçekten Türkiye’de tarihi etnik ve kültürel bağlarıyla bu coğrafyada merkezi bir pozisyonda bulunmakta” diye konuştu.
