Endonezya Devlet Lideri Joko Widodo, ülkesinin, bağımsızlığın 100. yılı olan 2045’e kadar dünyanın en büyük ekonomilerinden biri haline gelebilmesi için eğitim ıslahatlarının devam ettirilmesi davetinde bulundu.
Yarın kutlanacak 78’inci “Bağımsızlık Günü” öncesinde ulusa sesleniş konuşması yapan Widodo, ülkesinin 2045 amaçlarına ulaşabilmesi için eğitim ve meslek kuruluşlarında kapsamlı ıslahata gerek duyulduğunu söyledi.
Widodo, ülkenin, kişi başına ulusal geliri 25 bin dolara ulaşan dünyanın birinci 5 iktisadı ortasına girme bahtının yüksek olduğunu söyledi.
Dünya Bankası datalarına nazaran, Endonezya’nın kişi başına ulusal geliri geçen yıl 4 bin 580 dolar olarak kayıtlara geçti.
Widodo, ülkenin nikel, bakır, boksit, ham hurma yağı ve deniz yosunu üzere doğal kaynaklarının yurt içinde işlenmesi siyasetinin devam ettirilmesi durumunda kişi başına ulusal gelirin birkaç yıl içinde 11 bin dolara, 2045’te de 25 bin dolara ulaşabileceğini kaydetti.
Yönetiminin 2020’de nikel cevheri ihracatını durdurmasının akabinde nikel işlemeye yapılan yatırımın süratle arttığını aktaran Widodo, halihazırda ülkede yüksek sayıda istihdam sağlayan 43 nikel sürece tesisi olduğunu kaydetti.
Gelecek yıl şubatta yapılacak devlet başkanlığı ve genel seçimlere de değinen Widodo, seçimleri kazanacak takımların ülkenin geleceği için bir yol haritası belirlemesi gerektiğini tabir etti.
Bağımsızlık tarihi
İslamiyet’in Müslüman tüccarlar tarafından yayıldığı Endonezya, 1511’de Portekiz tarafından işgal edilerek sömürge altına girdi. Ülke daha sonra İspanya, Hollanda ve İngiliz sömürgesi oldu.
1942-1945 devrinde Japonya tarafından işgal edilen Endonezya’da, Japonya’nın 2. Dünya Savaşı’nda mağlubiyete uğramasından sonra Japon birlikleri, İngiliz birliklerinin nezaretinde idare ve idareyi 1945 yılının sonuna dek sürdürdü. Endonezya, Japonya’nın 2. Dünya Savaşı’nda mağlubiyetini takiben 17 Ağustos 1945’te bağımsızlığını ilan etti.
268 milyonu aşan nüfusuyla en kalabalık 4. ülke olan Endonezya’nın yüzde 87’si Müslüman, yüzde 10’u Hristiyan, yüzde 1,7’si Hindu ve yüzde 1,3’ü öbür inanç sahiplerinden oluşuyor.
