TBMM Lideri Numan Kurtulmuş, Memleketler arası Kırım Platformu İkinci Parlamenter Doruğu’na ehemmiyet verdiklerini belirterek, “Kırım’daki dostlarımız, kardeşlerimiz aslında Türkiye’nin gönül coğrafyasının bir modülünü teşkil ediyor. Kırım’da yaşananları bütün ayrıntılarıyla takip ediyoruz. Kırım’daki kardeşlerimizin hak ve hukuklarının korunması için de her platformda görüşlerimizi lisana getiriyoruz.” dedi.
Kurtulmuş, Meclis’te, Çekya’nın Ankara Büyükelçisi Pavel Vacek ile Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasyl Bodnar’ı tıpkı anda kabul etti.
Vacek ile Bodnar, 23-24 Ekim’de Çekya’nın başşehri Prag’da düzenlenecek Memleketler arası Kırım Platformu İkinci Parlamenter Doruğu’na davet ettikleri Kurtulmuş’a, Türkiye’nin doruğa sağladığı katkılar ve Rusya-Ukrayna savaşında Ukrayna’nın toprak bütünlüğü için memleketler arası platformda verdikleri takviye için teşekkür etti.
Kurtulmuş, Memleketler arası Kırım Platformu İkinci Parlamenter Doruğu’na Türkiye olarak katılacaklarını ve doruğa değer verdiklerini belirtti.
Kırım sıkıntısının, Türkiye için hassas bir husus olduğunu tabir eden Kurtulmuş, “Kırım’daki dostlarımız, kardeşlerimiz aslında Türkiye’nin gönül coğrafyasının bir kesimini teşkil ediyor. Kırım’da yaşananları bütün ayrıntılarıyla takip ediyoruz. Kırım’daki kardeşlerimizin hak ve hukuklarının korunması için de her platformda görüşlerimizi lisana getiriyoruz.” diye konuştu.
Kırım’ın ilhakı sıkıntısı gündeme geldiğinde dünyada buna karşı çıkan birinci ülkelerden birinin Türkiye olduğunu anımsatan Kurtulmuş, bütün platformlarda da Kırım’ın ilhakı fikrinin milletlerarası hukuka uygun olmadığını, Kırım’ın, Ukrayna’nın toprak bütünlüğü içerisinde ele alınması gerektiğini daima söz ettiklerini söyledi.
“Türkiye, Ukrayna’nın egemenliği, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünden yanadır”
Rusya-Ukrayna savaşının birinci anından itibaren de Türkiye’nin durumun çok net olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, “Türkiye, Ukrayna’nın egemenliği, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünden yanadır. Kırım’ın ilhakı üzere Ukrayna’ya ilişkin öteki bölgelerin de ilhak edilmesi konusunda tepkimizi çok süratli bir formda verdik. Bu ilhakların da kabul edilemez, memleketler arası hukuka muhalif olduğunu bütün dünyaya deklare etmiş olduk.” formunda konuştu.
TBMM Lideri Kurtulmuş, Rusya ve Ukrayna’ya komşu olan, her iki ülkeyle de alakalarını geliştirme niyetinde olan bir ülke olarak Türkiye’nin, hem Ukrayna’nın hak ve hukukunu korumak hem de bir an önce bu savaşın sona ermesini temin etmek için bütün gücünü seferber ettiğini kaydetti.
Savaş hasebiyle yitip giden hayatların olduğunu anımsatan Kurtulmuş, bu savaşın bir an önce sona erdirilmesinin memleketler arası topluluğun temel alması gereken noktalardan birisi olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin, savaşın ağır yıkımlarının kaldırılması için her iki tarafla da daima görüşebilen tek ülke olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, bunun sonuçlardan birisinin çok sayıda savaş esirinin karşılıklı olarak değiştirilmesi ve Karadeniz Tahıl Koridoru’nun açılması olduğunu anımsattı.
“Dünyada barışı sağlayabilecek yeni bir sistemin kurulmasına muhtaçlık olduğu müşahede edilmiştir”
TBMM Lideri Kurtulmuş, Rusya-Ukrayna savaşının bütün dünyaya öğrettiği konuların da bulunduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
“Bu savaşın bu kadar ağır kayıplarla devam etmiş olması ve hakkaniyetli bir barış ekseninde sonlandırılamamış olması, dünya sisteminin kurumlarının da artık işlev görmediği manasına geliyor. Başta Birleşmiş Milletler ile Avrupa’nın ve Batı’nın güvenliğinden sorumlu kurumlar olmak üzere, dünyadaki milletlerarası siyasal mimarinin çökmüş olduğunu görüyoruz. Münasebetiyle dünyada barışı, hakkaniyeti, adaleti sağlayabilecek yeni bir sistemin kurulmasına muhtaçlık olduğu her zamankinden daha çok bu vesileyle bir sefer daha müşahede edilmiştir.
Onun için Türkiye olarak uzun yıllardır bütün memleketler arası platformlarda ‘Dünya beşten büyüktür’ diyoruz. ‘Dünyada yeni ve hakkaniyetli bir sistemin kurulması şarttır’ diyerek her platformda görüşümüzü lisana getiriyoruz. Ümit ediyorum ki Prag’da gerçekleştirilecek Kırım Doruğu, Kırım halkının yaşadığı külfetlerin milletlerarası alana taşınması bakımından kıymetli bir araç olur. Birebir vakitte bu platform vasıtasıyla Kırım başta olmak üzere Rusya tarafından ilhak edilen toprakların tekrar asli statülerine dönüşmesi için milletlerarası alanda değerli bir adım olarak gerçekleşir.”
