Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi tarafından Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yıl dönümü vurgusuyla dünyanın farklı noktalarında düzenlenen “Türkiye Yüzyılı Yatırım Resepsiyonları”nın son durağı ABD’nin başşehri Washington oldu.
Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği ve Amerikan Şirketler Derneği (AmCham Türkiye) işbirliğinde, “Türkiye: Güçlü Yatırım Ortağınız” temasıyla düzenlenen resepsiyona, Türkiye ve ABD’den yetkililerin yanı sıra birçok yatırımcı katıldı.
Resepsiyonda, iki ülke ortasındaki ekonomik münasebetler ve muhtemel yatırım fırsatları ele alındı.
İş yapmanın önündeki manileri kaldırma çağrısı
Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Hasan Murat Mercan, burada yaptığı konuşmada, iki ülke ortasındaki ticari ve yatırım münasebetlerinde hoş amaçların olduğunu, her iki ülkede de iş yapmanın önündeki mahzurların kaldırılması gerektiğini söyledi.
Büyükelçiliğin ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisinin Amerikan şirketlerinin iş yapmalarını kolaylaştırmalarına ve yatırımlarını artırmalarına yardımcı olma konusunda istekli olduğunu vurgulayan Mercan, Amerikan şirketlerinin karşılaştığı problemleri ele alırken çok dinamik olunması gerektiğini, birebir halde Amerikan hükümetinin de Türkiye’nin ABD ile daha kolay iş yapmasına yardımcı olmasını beklediklerini lisana getirdi.
Mercan, iki ülke ortasındaki ticaretin artırılması için savunma alanında işbirliği yapılabileceğine dikkati çekerek, “İki ülke ortasındaki savunma işbirliğini artırmak için çok çalışıyoruz. Bu yalnızca şirketlere değil tıpkı vakitte global güvenlik yapısına da yarar sağlıyor.” dedi.
ABD’nin Türkiye menşeli çelik eserleri için uyguladığı gümrük vergisine de değinen Mercan, çelik eserlerine uygulanan gümrük vergilerinin kaldırılması halinde de ticaretin artırılabileceğini kaydetti.
ABD ve Türk iş dünyası mayıs ayında İstanbul’da buluşacak
ABD’nin Global Piyasalardan Sorumlu Ticaret Bakan Yardımcısı ve ABD ve Dış Ticaret Hizmetleri Genel Müdürü Arun Venkataraman da ABD ve Türkiye’nin ticari iştirakinin kıymetini vurguladı.
Venkataraman, “Son yıllarda, her iki ülkenin de artan ticaretten, mal ve hizmetlerden, yatırımlardan, istihdamdan ve ekonomik fırsatlardan faydalanmasıyla ticari münasebetlerimiz gelişti. Ticaret Bakanlığı olarak biz, Türkiye ve daha geniş manada Avrupa ve Avrasya bölgesi ile olan bu etkileşimimizi iki katına çıkarmaya kararlıyız.” diye konuştu.
ABD’nin kıymetli ticari etkinliklerinden olan “Trade Winds” aktifliğinin 13-15 Mayıs’ta İstanbul’da gerçekleşeceğini belirten Venkataraman, 100’den fazla ABD’li şirket ve hükümet yetkilisinin Türk kamu ve özel kesim temsilcileriyle bir ortaya geleceğini aktardı.
“Türkiye sağlam bir ortak olarak ülkü bir konumda”
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Lider Yardımcısı Bekir Polat ise son yıllarda global iktisadın değerli zorluklarla ve krizlerle karşı karşıya kaldığını, Türkiye iktisadının dış ve iç şoklara karşı dayanıklılığını kanıtladığını anlattı.
Uluslararası yatırımcıların 2003’ten bu yana 250 milyar doların üzerinde yatırım yaparak Türkiye’nin başarılarında kıymetli bir rol oynadığına işaret eden Polat, Türkiye’de faaliyet gösteren memleketler arası şirketlerin sayısının 2002’de 6 bin civarında olduğunu, bugün ise 80 bine yakın memleketler arası şirketin Türkiye’de faaliyet gösterdiğini kaydetti.
Polat, “Türkiye, jeostratejik pozisyonu, gelişmiş üretim kabiliyetleri, milletlerarası hür ticaret ağları ve vasıflı iş gücü sayesinde, çok uluslu şirketler için tedarik zinciri direnci ve çeşitlendirme konusunda sağlam bir ortak olarak ülkü bir pozisyonda.” dedi.
AmCham Türkiye İdare Şurası Lider Vekili Canan Özsoy da temel gayelerinin ABD ve Türkiye ortasındaki ekonomik işbirliğini geliştirmek olduğunu aktardı.
AmCham Türkiye delegasyonunun hafta başından bu yana Washington’da temaslarda bulunduğunu belirten Özsoy, “Bir maraton oldu lakin iletilerimizi iletmeyi başardık. Bildirimiz, yıllık yüzde 22’lik sağlıklı bir büyümeyle neredeyse 35 milyar doları aşan ikili ticaret hacmine odaklanıyordu. Bu ivmeyle yüzde 20’lik büyümeyi sürdürürsek 2028’e kadar 100 milyar dolarlık ticaret hacmi maksadımıza ulaşabiliriz, ki bunun için yalnızca dört yıl var.” dedi.
Procter & Gamble (P&G) Global Hükümet Bağlantıları ve Kamu Siyaseti Kıdemli Yöneticisi Sean Mulvaney ise Türkiye’de yatırım yapma tecrübelerine değinerek, şirketleri için Türkiye’deki yatırımlarının stratejik ve son derece değerli olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin şirketin operasyonları için bölgesel bir merkez olduğunu belirten Mulvaney, Türkiye iktisadının ise “çok güçlü bir ortak” olduğunu kaydetti.
